Günlük hayatımızda insanlar pek çok sağlık sorunlarından şikayetçi olabilir. Bazı insanlar üst solunum yollarından şikayetçi olurken bazıları ise sindirim sistemlerinden şikayetçidir. Yemek Borusu Kanseri ( Özofajektomi ) de bu rahatsızlıkların arasında yerini alır.
Reklam Alanı
Yemek borusu kanserinden bahsetmeden önce özofagusun yapısından biraz bahsetmek gerekir. Özofagus yutak ile mideyi bağlayan boruya verilen isimdir. Uzunluğu ise kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. Fakat ortalama uzunluğu ise 30- 40 cm arası uzunluğa sahiptir. Omurganın ön kısmında yer alan özofajektomi bazı insanlarda hastalıklara neden olabilir. Yemek borusunda meydana gelen rahatsızlıklara bakıldığında ise en çok reflü şikayeti karşımıza çıkmaktadır.
Yemek borusunda meydana gelen özofagus kanseri, yemek borusunun arasına kanser hücrelerinin yayılması ile birlikte yemek borusuna zarar vermektedir. Özofajektomi ise yemek borusunda meydana gelen kanserin önüne geçilmesi için uygulanan bir işlemdir. Yapılan operasyon esnasında kanserli olan kısım kesilerek tekrar birleştirilir.
Yemek borusunda meydana gelen kanserin nedenlerine bakıldığında ise sigara kullanımı, meyve ve sebze tüketiminin yetersiz düzeyde olması ve alkol tüketmek neden olmaktadır. Bunların yanında sıcak ve tütsülenmiş gıdaların tüketimi de yemek borusu kanserinin oluşmasına neden olmaktadır. Bunlardan dolayı hastalığa yakalanmak istemeyen kişiler yeterli ve dengeli beslenmesi gerekir.
Yemek borusu kanseri belirtilerinin arasında ise yutkunma problemi ile başlamaktadır. Yutma sıkıntısı yaşayan kişilerin vücudunda zayıflama görülmektedir. Ayrıca bu hastalık ile birlikte gelişen kanamalardan dolayı anemi hastalığı da ortaya çıkar.
Reklam Alanı
Hastanın hücre tipine göre hastalık gelişimi de farklılık göstermektedir. Yutak borusu kanserlerinin nedenlerine bakıldığında;
Yemek borusu kanserine reflü de sebep olmaktadır. Toplumun büyük bir kısmında ise reflü rahatsızlığı yer alır. Uzun süreli devam eden reflü alkol ile birleşmesinin sonucunda yemek borusu kanseri riski taşımaktadır.
Yemek borusu kanserinin nedenlerinin büyük bir kısmı aslında engellenebilir. Bunların yanında bazı dış etkenler ve genetik faktörlere bağlı olarak da gelişebilir. Yemek borusu kanserine et ağırlıklı beslenmek ve mangalda yanmış gıdaları tüketmekte neden olur.
Reklam Alanı
Yemek borusunda meydana gelen kanserin teşhisi endoskopik kontroller sonucunda ortaya çıkar. endoskopik görüntüleme sistemi ile doktorun yemek borusunun içini görmesi teşhis için yeterli olmaktadır. Yemek borusu kanseri teşhisini netleştirmek için alınan parça incelemeye gönderilir.
Yemek borusunda meydana gelen kanserin evresini belirlemek için EUS denilen endoskopik ultrason görüntüleme sistemi kullanılır. Bu uygulama kanserin hangi evrede olduğunu belirlemek için oldukça net bilgiler vermektedir.
Yemek borusu kanserinin hangi evrede olduğu ise farklılık göstermektedir. 3. Evrede bulunan kanserin kemoterapi ile radyoterapi birleştirilerek tedavi uygulanması gerekir. Uygulanan bu tedavi yönteminden ciddi sonuçlar elde edilir. Bu işlemin ardından ameliyata uygun hale gelen kişiler hemen ameliyata alınır.
Yemek borusu ameliyatı 4. Evre olması durumunda yapılmamaktadır. Öncelikle bu hastaya kemoterapi ve radyoterapi uygulanır. Evre 1-2-3 olan kanserlerde ise kanser hücrelerinin bulunduğu bölgeye göre ameliyat ayarlanmaktadır.
Yemek borusu kanserinin tedavisinde uygulanan yöntemlerden birisi de özofajektomidir. Özofajektomi kişinin yemek borusunun hasar görmüş kısmının kesilip kalan kısmının birleştirilmesini ifade eder. Bu uygulanan yöntem sadece kanserli hücrelerin tedavisinde değil başka hastalıkların tedavisinde de uygulanmaktadır. Hastalığa yakalanan kişi erken evrede ise öncelikle radyoterapi tedavisi uygulanmaktadır.
Reklam Alanı
Özofajktomi operasyonu 4-8 saat kadar sürmektedir. Yapılan bu operasyon son derece ciddidir. Operasyon esnasında birkaç uzman doktor bulunmaktadır. İyileşme süreci ise hastaların operasyondan sonra hastanede 4-6 hafta kadar kalmaktadır. Ardından herhangi bir olumsuz durum söz konusu değilse hasta taburcu edilir. Ortalama iyileşme süreci ise 6 aya kadar devam etmektedir.
Kanserin yemek borusunun boyun bölgesinde yerleşmesi durumunda genelde ameliyat ile tedavi mümkün değildir. Yapılan araştırmalarda boyun bölgesinde meydana gelen kansere kemoterapi uygulanması ameliyat ile aynı sonucu verdiği anlaşılmıştır. Boyun bölgesinde meydana gelen kanserin kemoterapi uygulanması ile oldukça iyi sonuçlar elde edilmiştir.
Boyun bölgesinde meydana gelen yemek borusu kanserinde kemoterapi ve radyoterapi uygulanmasının ardından yeteri sonuç alınmaması durumunda ameliyata başvurulur. Yapılan ameliyatlarda kanserli bölge ses tellerinin arka kısmında yer aldığı için troid, yutak bölümünün bir kısmı, gırtlak ve soluk borusu çıkartıldığı için hasta boynundan nefes alması gerekir.
Yemek borusu kanseri ameliyatı vücudun en önemli ameliyatlarındandır. Ameliyattaki en önemli risk ise yemek borusu ile mide ve yeni yemek borusu arasında bağırsaklarda sızıntıların olmasıdır. Ayrıca ameliyatlarda ses kısıklığının da yaşandığı görülür. Fakat bu oluşan ses kısıklığı genelde geçicidir. Uzun süre devam eden ses kısıklıklarında ise küçük bir operasyon ile ses kısıklığı giderilir. Yapılan büyük ameliyattan sonra kalp ritminde bozukluk, zatürre ve lenf kaçakları yaşanabilir.
Yemek borusu ameliyatlarında kesilen bölgeye mutlaka yeni yemek borusu yapılması gerekir. Buradaki temel amaç ise bağırsak devamlılığını sağlamaktır. Yemek borusunun çıkartılması durumunda mide, ince veya kalın bağırsak ve çok nadir şekilde ciltten yemek borusu yapılabilmektedir.
Reklam Alanı
Yemek borusu ameliyatının ardından hastanın beslenmesine dikkat etmesi oldukça önemlidir. Şekerden uzak durup kaliteli uyku ve egzersizler yapması oldukça önemlidir. Ameliyatın ardından asitli içecekler tüketilmemesi gerekir. Ayrıca hastaların hayatı boyunca mide koruyucu ilaçları kullanması gerekir.
Ameliyatın ardından hastanın beslenmesinden sonra besinler direk mideye indiği için besinlerin emiliminde bazı sorunlar yaşanmaktadır. Bunların sonucunda hastalarda kilo kaybı ve bazen ani şekilde gelişen ishaller olabilir. Böyle sorunlar yaşamamak için bal, pekmez gibi şekerli besinlerden uzak durulmalıdır. Az az ve sık yemek yenilmesi gerekir.
Reklam Alanı
Reklam Alanı